9 Kasım 2009 Pazartesi

Yazar mısınız ?

Soru birden fazla anlamı içersede aslında verilen cevap, "Okur musunuz ?" sorusuna verilen cevap ile aynıdır. Herkes kendisi için düşündüğünde fark edecektir, okumuyorsanız yazmıyorsunuzdur. Okuyorsanız da belki yazıyorsunuzdur.

Okumak ve yazmak birbirinden ayrılmazlar, hatta yapışık ikiz gibidir diyebiliriz. Birbirlerine o kadar bağlıdırlarki biri olmazsa diğerinin olabilmesi mümkün değlldir.

Yazmak birikimlerin dışa vurulmasıdır. Birikimin oluşması için toplanması lazım, okuyarak topladıklarımızı genellikle konuşarak dışa aktarırız ama sadece paylaştığımız kişilere ulaşır. Yazmak ise konuşarak erişemediğmiz kişilerin faydalanabilmesi, kullanabilmesi, birikimlerini arttırabilmesine imkan sağlayar. Ne güzel bir atasözümüz vardır "Söz uçar yazı kalır".

İnternet hayatımıza girmeden önce, yazdıklarımızı paylaşabilmek inanılmaz zor bir süreçti. Yayın kuruluşu bulacaksınız, onlara içeriği anlatacak, ikna edeceksiniz. Bastıracak, dağıtacak, insanlara ulaşmasına dua edecektiniz. Bugün ise internet var. Yazdığınız iki paragraf bile olsa tüm dünyadaki insanların ulaşacağı şekilde yayınlama süreniz maksimum 15 dakika. Bulacağınız bir blog sitesi, e-posta adresi ve şifre.

Özellikle ücretsiz verilen blog servisleri, kişilerin karanlıkta kalmış yazar olma heveslerini ortaya çıkaran önemli bir hizmettir. Hangi konuda yazarsanız yazın, yayınlamak ve internet kullanan kişilere ulaşmasını sağlamak, bu bilgilerden kişilerin faydalanacaklarını bilmek inanılmaz büyük bir keyif.

Bloglar özellikle kişisel fikirlerinizi, düşüncelerini, bilgi birikimlerinizi başkalarıyla rahatlıkla paylaşabileceğiniz bir ortam sunmaktadır. Yazmaya başladığınızda benim yazılarımıda kim okur diye düşünüyor olabilirsiniz ama meraklanmayın arama motorları yazılarınızı içeriklerine aldıkça, sizin yazılarınız başkalarının ulaştığı birer bilgi kaynağı haline gelecektir.

Yazmaya başladıktan sonra bu işten keyif aldıysanız, yazılarını belirli bir düzende yayınlamaya başlıyorsunuz. Eğer uzman olduğunuz bir konu yazıyorsanız, tecrübenizi paylaşmak, ilgili konu arandığında bulunup, faydalanılacak olduğunu bilmek daha fazla bilgiyi internet ortamında yayınlamak dayanılmaz bir çekicilikte karşınızda duruyor.

Blogların bir diğer faydasıda, kişisel olarak günlük tutmanızı sağlıyor. İlgili zaman dilimindeki düşüncelerinizin yada yaşadıklarınız kayıt altına alınmış olması, ilerleyen yıllarda geriye dönüp baktığınızda, geçmişte yaşadıklarınızı şuanki tecrübenizle gelişiminizi görmenize olanak tanıyor. Düşüncelerinizi yada yaşadıklarınızı internet halkı ile paylaşmayı cesaret olarak düşünürseniz, kişisel gelişiminizin ve kendinize güveninizin artmasına ne kadar büyük değer katacağınıda unutmayın.

İster yemek tarifi verin, ister eleştirin, tecrübelerinizi paylaşın, aileniz hakkında yada gezdiğiniz gördüğünüz yerleri yazın, isterseniz günlük yaptıklarınızı yazın, yazdıkça daha çok yazacaksınız buna emin olun. Yazmanın keyfi, paylaşmanın tadı ve mutluluğu farklıdır. Herkesin bu mutluluğu tatması umuduyla, iyi yazılar.

Evde Beyaz Şarap Yapımı

via IFTTT